MÜZİKSEVERLER YEPYENİ BİR ŞARKIYLA BULUŞTU...

Aynı zamanda müzik öğretmenliği de yapan Barhan Başbay, 'OLUR BAZEN’’ isimli şarkısıyla müzikseverlerin karşısına çıktı. Yeni parçasıyla müzik dünyasına iddialı giren Başbay’ın ‘’Olur Bazen’’ isimli eseri şimdiden çok ses getirecek gibi görünüyor. Müzisyen Barhan Başbay ile yaptığımız röportajda, kendisine yeni eseri ve müzikle ilgili duygu-düşüncelerini sorduk.   Bu hafta müzik dünyasına ilk tekliniz, sözü ve müziği size ait olan ‘’Olur Bazen’’ isimli şarkı ile giriş yaptınız, bu aşamadan önceki müzik yaşamınızdan bize kısaca bahseder misiniz?   Barhan Başbay : Müzik yaşantımın başlangıcı ilk çocukluk yıllarıma kadar uzanıyor, ailemde müzikle ilgilenenlerin çok olması, benim müziğin büyülü dünyasını erken tanımamda en büyük etken oldu sanırım, hem kendi kültürümüzün müziği, hemde dünya müziklerinin ev ortamında çalınması söylenmesi ve dinlenmesi, müzikal derinliğime, çeşitliliğime çok katkı sağladı. Kendimi bildim bileli hep kendi melodilerimi mırıldanırdım, sanırım bunlar ilk beste alıştırmalarım olmuştur, orta okula geldiğimde ilk aşklarımın da bendeki tesiri ile artık gizli gizli besteler yapıp saklamaya başlamıştım, tabi utanma duygusu o bestelerin yazılı olduğu defterleri ortadan kaldırttı bana, inanın elimde olmalarını çok isterdim, çok güzel şarkılar vardı hayal meyal hatırlıyorum...   Çok erken başlamışsınız beste yapmaya, duygusal bir insansınız sanırım?   Barhan Başbay : Evet duygularımı hep ön planda tutmuşumdur, tercihen değil ama, duygularım beni esir almıştır çoğunlukla.   Peki müzisyen olmaya ilk karar verdiğiniz anı hatırlıyor musunuz, ve sonrasında yolculuğunuz nasıl devam etti?   Barhan Başbay : Yine orta okul yıllarına denk geliyor sanırım, o yıllarda büyük abim üniversite müzik bölümünü kazanmış ve evde müziğin daha profesyonel tarafı görünmeye başlamıştı, kararımı vermiştim artık, bende müzik bölümünde okumalıydım. Liseye geldiğimde ilk gitarımı aldım ve amacıma doğru bir yolda yürümeye başladım, tabi besteler yine bu dönemde de birikmeye başlamıştı, bazıları hala aklımda durur, ilk müzik grubumu lisede kurdum, adı ‘’Grup Dijital'’di ben şimdilerde dijitalleşme karşıtıyım ama sanırım o zamanlar hepimiz dijitalleşme arzusundaydık, grubun ismi o dönem etkisi ile oluşmuş, rock tarzında müzikler yapıyorduk, bestelerde protest sözler hakimdi, gençlik işte, kan dolaşım sisteminden kaynaklı her şeye isyan etme dönemi. Lise son sınıfa geldiğimde müzik bölümüne girmek için hazırlıklara başlamıştım, ve kazandım, lise biter bitmez üniversitedeydim, şimdi tamamen müzikle dolu bir binanın içinde hayallerimi kurabilirdim. Okul hayatım boyunca hep sahnelerde oldum, kazandığım parayla okul hayatımı sürdürüp geçimimi sağlıyordum, ve bu deneyim beni müzikal anlamda olgunlaştırıyordu tabi, mesela Türkiye’nin bir çok yerinde konser vermişimdir o yıllarda. Üniversite bitince soluğu her müzisyen gibi bende İstanbul’da aldım. İlk yıllarım İstanbul’a alışma evresi olarak geçti. Sahnelerden çok müzik öğretmenliği ve müzik kursları zamanımı dolduruyordu, zaten sahnelerden bıktığım bir döneme denk geldi, iyi bir arınma dönemi oldu benim için, çünkü hergün sahneye çıkmak yaptığınız işin büyüsünü sizden alıp uzaklaştırıyor, mecburiyete dönüştürüyor.   Tekrardan sahneye dönme arzunuz nasıl oluştu ve bu ilk teklinizin yayınlanma öncesini anlatır mısınız, ne gibi gelişmeler oldu?   Barhan Başbay : Evvela İstanbul’u çok sevmiştim ve alışmıştım. Yani burası benim müzik için geldiğim bir yerken, aşık olduğum bir yere dönüşmüştü, bende artık İstanbul’u dinliyordum gözüm kapalı gözüm açık, her tepesinden bakıyordum aziz İstanbul’a... tabi bunlar duygu tellerinizin titreşiminde şekillenmesinde etkili olmakta, yani yeni bestelerim Anadolu karasal iklimini, ayazını, İstanbul’un nemi ile denizi ile harmanlamam sonucu oluştu, rutubet kokusu çok hoşuma gidiyor garip bir şekilde, bir hüzün saklı sanki içinde. İşte İstanbul o rutubeti bana sevdirdi bedenime işledi, şarkılarıma sindirdi. Bu dönemde yaptığım bestelerim birçok çevrenin, müzisyen arkadaşın ilgisini çekmeye başlamıştı, beni zorlamaya başladılar, artık bir şeyler yapmalısın bu şarkıları herkes duymalı gibisinden. İşte ne olduysa bu iltifat ve ısrar karışımı bizi bu noktaya getirdi ve o şarkılardan biri olan, ‘’Olur Bazen’’ isimli bestem, siz değerli müzik severlerin beğenisine sunuldu. Tüm hikâyenin özeti budur. Ne diyordu rahmetli Müslüm baba, kendi adını taşıyan ‘’Müslüm’’ filmindeki sevda yüklü kervanlar şarkısının sonunda, anlatabildik mi hikâyeyi...   Çok güzel anlattınız hikâyeyi, uzun zamandır bu kadar keyif almamıştım bir röportajdan, sorularımıza verdiğiniz cevaplar için çok teşekkür ediyorum, yolunuz açık, başarılarınız daim olsun. Şarkının linki: https://www.youtube.com/watch?v=QmPioD05GJM