Reklam kod içeriği yüklenmemiş.
Reklam kod içeriği yüklenmemiş.

DEPREM DEĞİL ÇÜRÜK BİNA VE İHMALLER ÖLDÜRÜR.

BAKIRKÖY 02.11.2020 - 15:59, Güncelleme: 29.08.2022 - 15:26
 

DEPREM DEĞİL ÇÜRÜK BİNA VE İHMALLER ÖLDÜRÜR.

Dünya ve ülkemiz covid 19 salgını belasıyla uğraşırken, uzun zamandır küçük sarsıntılarla bizi uyaran deprem, İzmir ve ilçelerinde hepimizi üzüntüye boğan yıkımlar ve Tsunamiye sebep oldu.
Binaların enkaz halini gören herkes dehşete kapılarak buna izin verenlerle bu yapıları, kaçakları İmar barışı diye AF edenler yeniden gündeme geldi. İmar hareketlerinin sözde planlamaların son yıllardaki ticarileşmesini ve aşırı betonlaşmayı en yakından gördük ve bu hayâsız akına karşı kim yaparsa yapsın, hangi partili olursa olsun her zaman mücadele verdik, vermeye de devam edeceğiz. İşin ilk basamağı maalesef kendi oylarımızla seçtiğimiz yerel Belediyelerle Büyük şehir belediyeleri ve ardından TOKİ. Öyle Belediyelerde, öyle İmar işleri müdürlükleri var ki müteahhitlerle ahbap çavuş olmuşlar. Müteahhit gelip onu yemeğe götürüyor, kaç kat yapacağını ne kadar büyük ölçü kuracağını, nerelerde kaçağı olacağını, su basman seviyesinden ve otoparktan, sığınaktan kazanacağını bir bir sayıp pazarlık ediyor anlaşıyorlar.   Hatta bunların tarifeleri var, Bunu da o camiada herkes biliyor. İmar yönetmeliği, deprem yönetmeliği ve imar yasasını ihlal eden dev gibi ucube yapılar çıkıyor ortaya. Burada hem müteahhit, hemde buna göz yuman Bölge mühendisi, İmar Şefi, İmar müdürü ve Belediye Başkanları büyük rantlar kazanıp kısa zamanda köşe oluyorlar. Sonrada utanmadan Yeşil, ağaç ve Çiçek figürüyle, Orman evleri kandırmamasıyla bu taş kuleleri satmak için her yerde bangır, bangır reklam yapıyorlar. TOKİ de bunun daha güçlü hali maalesef.( Bakırköy sahilindeki 1180 ağacı katletmiştir TOKİ müteahhitleri, parti farkı gözetmeksizin CHP li Belediyelerle de iş birliği yapılmış ve bu kulelere ruhsat verilmiştir. Şu anda tüm bu binaların altından su çıkmaktadır,. Bakırköylü STK’ların müracaatı üzerine Mahkemeler ise bütün bu ruhsat ve planları İPTAL ETMİŞTİR. Ancak Belediye Başkanı bu Mahkeme kararlarını uygulamamaktadır. Bu yanlış ve saygısız tutum hakkında Bakırköy STK Platformu Cumhuriyet Savcılığına SUÇ duyurusu yapmıştır.( Hala bu konuda bir gelişme yok savcılıkta, bakalım sayın iç işleri Bakanımız bu Suç duyurusuna yargılama izin verecek mi?)   Tüm bunlar insanlık adına, Şehir plan etiği adına, Kent etiği ve Toplum ahlakı, İslam ahlakı adına UTANÇ vericidir. BU HARAM YEMEKTİR VE KUL HAKKIDIR.   Bu soygun ve ayıbı bir an önce bitirmek öncelikle devletimizin ve aydın vatanseverlerin görevidir. İmar kuralları ihlali ile para kazananlar, halkın yeşil alanlarını, depremde sığınacağı açık alanları, sahillerini, dere yataklarını betonlaştıran ve imar kanunlarına aykırı hareket eden tüm görevliler hakkında yasal işlem yapılması, bundan sonra 'da bu suçları işleyenlerin ağır biçimde cezalandırılıp kamu görevinden el çektirilmesini istiyoruz. Milletçe elele vererek bir yandan depreme hazırlanmalı, diğer yandan da zemin etütlerine uygun az katlı ve yeşillikler içinde konutlar yapılmasına çalışmalıyız. İmar rantı üzerinden zengin olanları sık sık teşhir edip oylarımızla ve protestolarımızla cezalandırmalıyız. Bu gibi binalardan asla daire almamalıyız. Bakırköy’de olduğu gibi ne yaparsa yapsın benim partimden anlayışıyla tekrar tekrar seçmemeliyiz. Şahıslar olarak kendi önlem ve tedbirlerimizi almalı, bu konuda yanlış yapanlara parti farkı gözetmeden ses çıkarmalı-kınamalıyız.   Ülker DURUKAN Çevre Dostları Derneği Başkanı STK Platformu Onursal Başkanı.
Dünya ve ülkemiz covid 19 salgını belasıyla uğraşırken, uzun zamandır küçük sarsıntılarla bizi uyaran deprem, İzmir ve ilçelerinde hepimizi üzüntüye boğan yıkımlar ve Tsunamiye sebep oldu.

Binaların enkaz halini gören herkes dehşete kapılarak buna izin verenlerle bu yapıları, kaçakları İmar barışı diye AF edenler yeniden gündeme geldi.

İmar hareketlerinin sözde planlamaların son yıllardaki ticarileşmesini ve aşırı betonlaşmayı en yakından gördük ve bu hayâsız akına karşı kim yaparsa yapsın, hangi partili olursa olsun her zaman mücadele verdik, vermeye de devam edeceğiz.

İşin ilk basamağı maalesef kendi oylarımızla seçtiğimiz yerel Belediyelerle Büyük şehir belediyeleri ve ardından TOKİ.

Öyle Belediyelerde, öyle İmar işleri müdürlükleri var ki müteahhitlerle ahbap çavuş olmuşlar.

Müteahhit gelip onu yemeğe götürüyor, kaç kat yapacağını ne kadar büyük ölçü kuracağını, nerelerde kaçağı olacağını, su basman seviyesinden ve otoparktan, sığınaktan kazanacağını bir bir sayıp pazarlık ediyor anlaşıyorlar.

 

Hatta bunların tarifeleri var, Bunu da o camiada herkes biliyor.

İmar yönetmeliği, deprem yönetmeliği ve imar yasasını ihlal eden dev gibi ucube yapılar çıkıyor ortaya.

Burada hem müteahhit, hemde buna göz yuman Bölge mühendisi, İmar Şefi, İmar müdürü ve Belediye Başkanları büyük rantlar kazanıp kısa zamanda köşe oluyorlar.

Sonrada utanmadan Yeşil, ağaç ve Çiçek figürüyle, Orman evleri kandırmamasıyla bu taş kuleleri satmak için her yerde bangır, bangır reklam yapıyorlar.

TOKİ de bunun daha güçlü hali maalesef.( Bakırköy sahilindeki 1180 ağacı katletmiştir TOKİ müteahhitleri, parti farkı gözetmeksizin CHP li Belediyelerle de iş birliği yapılmış ve bu kulelere ruhsat verilmiştir.

Şu anda tüm bu binaların altından su çıkmaktadır,.

Bakırköylü STK’ların müracaatı üzerine Mahkemeler ise bütün bu ruhsat ve planları İPTAL ETMİŞTİR.

Ancak Belediye Başkanı bu Mahkeme kararlarını uygulamamaktadır.

Bu yanlış ve saygısız tutum hakkında Bakırköy STK Platformu Cumhuriyet Savcılığına SUÇ duyurusu yapmıştır.( Hala bu konuda bir gelişme yok savcılıkta, bakalım sayın iç işleri Bakanımız bu Suç duyurusuna yargılama izin verecek mi?)

 

Tüm bunlar insanlık adına, Şehir plan etiği adına, Kent etiği ve Toplum ahlakı, İslam ahlakı adına UTANÇ vericidir.

BU HARAM YEMEKTİR VE KUL HAKKIDIR.

 

Bu soygun ve ayıbı bir an önce bitirmek öncelikle devletimizin ve aydın vatanseverlerin görevidir.

İmar kuralları ihlali ile para kazananlar, halkın yeşil alanlarını, depremde sığınacağı açık alanları, sahillerini, dere yataklarını betonlaştıran ve imar kanunlarına aykırı hareket eden tüm görevliler hakkında yasal işlem yapılması, bundan sonra 'da bu suçları işleyenlerin ağır biçimde cezalandırılıp kamu görevinden el çektirilmesini istiyoruz.

Milletçe elele vererek bir yandan depreme hazırlanmalı, diğer yandan da zemin etütlerine uygun az katlı ve yeşillikler içinde konutlar yapılmasına çalışmalıyız.

İmar rantı üzerinden zengin olanları sık sık teşhir edip oylarımızla ve protestolarımızla cezalandırmalıyız. Bu gibi binalardan asla daire almamalıyız.

Bakırköy’de olduğu gibi ne yaparsa yapsın benim partimden anlayışıyla tekrar tekrar seçmemeliyiz.

Şahıslar olarak kendi önlem ve tedbirlerimizi almalı, bu konuda yanlış yapanlara parti farkı gözetmeden ses çıkarmalı-kınamalıyız.

 

Ülker DURUKAN

Çevre Dostları Derneği Başkanı

STK Platformu Onursal Başkanı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve tekhabergazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.