BAKIRKÖY'ÜN BANKAMATİKÇİLERİ

Sahte diploma skandallarıyla çalkalanan Bakırköy Belediyesi bu defa da işe gitmeden her ay düzenli maaş-yevmiye-yemek-yol paralarını alarak belediyeyi zarara uğratan bankamatikçi skandalıyla çalkalanıyor. İş bulamadığı için; çöpleri karıştırıp yiyecek arayan, pazarlardan çürük sebze-meyve toplayan, çocuğuna oyuncak bile alamadığı için intihar edenlerin ülkesinde işe gitmeden alınan maaş için… Sünniler: ‘Haramdır’ diyor, Aleviler: ‘Haramdır’ diyor, Ortodokslar: ‘Haramdır’ diyor, Yahudiler-Katolikler-Budistler-Şamanlar-Ateistler: ‘Haramdır’ diyor… Sahi sizler hangi dinin mensubunuz ki, tüyü bitmemiş yetimin parasını çatır çatır yiyiyorsunuz? Şimdi beyinlerini siyasi partilerine kiralamış bir cenah, tıpkı diğer cenahın yaptığı gibi diğer partiyi suçlayarak vicdanını rahatlatacak. Hay ben sizin de vicdanınıza tüküreyim… Sayın başkan, sosyal medyanızda Deniz Gezmiş-Yusuf Aslan-Hüseyin İnan’ı anmışsınız. Sizin deyiminizle bu ‘üç fidan’ sömürenlere karşı yaşamlarını feda ettiler. O halde sizde yazdıklarınıza sahip çıkarak işe, belediyenizi sömürenleri işten atarak başlayın. Sayıları oldukça fazla olan sömürenlerinizin kim olduğunu anlamanız aslında çok basit. Bu kişileri: İşyeri kameralarından tespit edebilirsiniz. Atılan imzaların sahte olup olmadığını kontrol edebilirsiniz. Savcılığa suç duyurusunda bulunup, çalışanların HTS kayıtlarını istetebilirsiniz. Böylece, alın teriyle çalışanları işten atmak yerine emeksiz kazanç sağlayan bitleri temizleyerek aylık en az 500 bin tl kazanç sağlarsınız. Peki, kim bu bankamatik çalışanlar? Bankamatiklerin birçoğunu, gerçek çalışanlar ve ben biliyoruz. Sayın Kerimoğlu ve İçişleri Bakanlığı Müfettişleri istedikleri takdirde Bakırköy Halkı adına bu isimleri kendilerine verebilirim.   Sayın Başkan ve başkan yardımcısı korona virüsten dolayı hayatını kaybeden merhumun evine taziyeye gidiyor. Korona’dan ölen merhumun evinde herkes maskesiz. Türk gelenek-göreneklerine göre taziye evinde kameraya poz verilmez. Ayıptır…